Orta Doğu’daki Amerikan vasalı İsrail’in bütün tasmaları serbest
bırakıldığında soykırımcı dizayn düşleri katman katman derinlere
dalıyor.
İsrail’e olanlar hariç bütün dış yardımları kesen Trump’ın
yönetiminin bonkörlüğü sayesinde cephaneliğini yeniden dolduran ve
ilaveten 4 milyar dolarlık yıllık yardım paketine acilen kavuşan
delilik peşinde. Sadece Gazze’de ateşkesin ikinci aşamasından kaçıp
soykırım operasyonuna dönmek istemiyor. Aynı zamanda 7 cephede
savaşa hazırlanıyor. Bunu Başbakan Benyamin Netanyahu 3 Mart’taki
Knesset oturumunda açıkça söyledi: “Yedi cephede savaşın sonraki
aşamalarına hazırlanıyoruz. Gazze'nin bir tehdit olmaktan çıkmasını
sağlayana kadar durmayacağız.”
***
Soykırımı tamamlamak istediği Gazze yakın cephe.
Ateşkese rağmen çekilmeyi reddettiği 5 tepe Hizbullah’ın kâbusu
olmak istediği yarı açık cephe. Lübnan’da Amerikan güvencesinde
dilediği zaman öldürme yetkisi istiyor.
İşgali Golan’dan Kuneytra, Şam kırsalı ve Dera’nın batısında
genişletip tampon bölge kurmayı hedeflediği güney Suriye yürüyen
üçüncü cephe. Ayrıca Trump yönetimini “Yeni Suriye bölgelere
ayrılacak” diye sık boğaz ediyor. Kürtler ve Dürzilere hamilik
teklifiyle yaklaşıyor. Wall Street Journal gazetesine göre Tel Aviv
yönetimi Dürzileri ayartmak için 1 milyar dolar harcama
yapabilir.
Suriye’nin güneyini kontrol altında tutabilecek, Şam’a
dayatmalarda bulunabilecek, tehdit saydığını vurabilecek, ülkenin
güçlenmesini önleyecek konumda olmak istiyor. “Suriye artık
benimdir” diyor.
Gazze ile dayanışan Yemen ve nükleer tesisleri hedefte olan İran
belki müstakbel cepheler. Amerikan dahli olmadan üstesinden
gelemeyeceği iki cephe…
Diğer iki cephe muhtemelen Gazze’nin kendi topraklarına
sürülmesini reddeden Mısır ve Ürdün.
Bu iki ülke ile yaptıkları barış onlar için çok kıymetli. Güç
denklemini yeniden kurma adına bu anlaşmaları yakmaya hazırlar
mı?
Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi görevi bırakmadan birkaç gün
önce Mısır’la ilgili suları köpürten bir açıklama yaptı. Mısır’ın
askeri kapasitesindeki büyümeye atfen “Çok endişeliyiz. Şu anda bir
tehdit olmadığını düşünüyoruz ancak bu bir anda değişebilir” dedi.
Bu da Mısır’ı potansiyel cephe saydıklarını düşündürtüyor.
İsrail, Kahire-Tel Aviv anlaşması ve Hamas’la ateşkes
anlaşmasına rağmen Mısır-Gazze arasındaki Philadelphi Koridoru’ndan
çekilmeye yanaşmazken Mısır ordusu da Sina yarımadasını tahkim
ediyor. Bu gelişmeler sürgün planıyla birlikte savaş senaryolarını
tetikliyor.
Ürdün de Filistinlilerin sürülmesini savaş nedeni sayacağını
duyurmuştu.
Amerikan ışığına bağlı olarak Netanyahu 7 yeri birden yakmaya
akşamdan hazır.
***
Netanyahu için öncelikli görev hükümetini kurtarmak için
Gazze’deki soykırımı tamamlamak! Yeni Genelkurmay Başkanı
Korgeneral Eyal Zamir de Gazze'de mutlak zafer sözü vererek göreve
başladı. Hesapsız savaşlar için biçilmiş bir komutan!
İsrail yönetimi ateşkesin 42 günlük birinci aşamasını 6
haftalığına uzatma konusunda Trump’ın özel elçisi Steve Witkoff’u
ikna etti. Ardından insani yardım konvoylarının Gazze’ye girişini
yasakladı. Aç ve açıkta kalmanın yükünü artırmak için elektriği de
kesmeyi planlıyor. 2,3 milyon insanı tamamen nefessiz bırakıp etnik
temizliğin koşullarını olgunlaştırmak istiyor. Arap Birliği başta
olmak üzere uluslararası toplum yekûnen soykırıma bir bedel
koymadığından işler giderek çirkinleşiyor.
7 Ekim’den bu yana soykırımı biçare pozisyonunda izledikten
sonra Mısır ve Ürdün’ü de yutacak yeni gelişmeler karşısında
Araplar harekete geçmek zorunda kaldı. Kahire’nin geliştirdiği
alternatif Gazze planıyla bir karşı ağırlık oluşturmaya
çalışıyorlar. 4 Mart’ta Kahire’de Olağanüstü Arap Zirvesi’nde bu
plan onaylandı. ABD Başkanı Donald Trump, Gazze’yi Orta Doğu’nun
Riviera’sı yapmak için Filistinlileri Mısır ve Ürdün’e sürme
planını belki geri çeker diye hazırladılar. Gazze ile birlikte
Mısır ve Ürdün’ü kurtarma planı.
91 sayfalık planda Filistinlilerin yerinden edilmesi fikri
reddediliyor. Filistin halkının toprak, devlet, vatan ve kendi
kaderini tayin hakkının devredilemez olduğu vurgulanıyor.
Kalıcı konutlar ve altyapı yeniden inşa edilinceye kadar ilk
altı aylık dönemde Gazze’nin 7 farklı bölgesinde 1,2 milyon insanı
barındıracak prefabrik konutların yapılması ve 360 bin kişiyi
barındıracak az hasarlı 60 bin konutun onarılması öneriliyor.
İkinci aşamada 2,8 milyon insanın barınabileceği 400 bin kalıcı
konutun inşa edilmesi planlanıyor. 5 yıla yayılan yeniden inşa
planı için 53 milyar dolar fon isteniyor. Bu rakam aynı zamanda
İsrail’in yol açtığı zararı tekabül ediyor.
Plana göre Filistin Ulusal Yönetimi'nin Gazze Şeridi'ne
dönmesinin önünü açacak şekilde 6 aylık bir süre için bağımsız
teknokratlardan oluşan bir yönetim komitesi oluşturulacak. Mısır ve
Ürdün, Gazze’de gönderilecek Filistin polisini eğitecek.
Filistin devletinin kurulmasına yönelik net bir takvim
çerçevesinde Gazze ve Batı Şeria’da uluslararası barış gücünün
konuşlandırılması önerisinin BM Güvenlik Konseyi’nde ele alınması
isteniyor.
Silahlı oluşumların ancak Filistinlilerin haklarını garanti
altına alan güvenilir bir siyasi süreçle sonlandırılabileceği
belirtiliyor. Bir bakıma silahlı direniş hakkı teslim ediliyor.
Plan Hamas’ın silahsızlandırılması koşulunu karşılamıyor. Hamas
planın başarısı için elinden geleni yapacağını duyururken
“Hareketin silahsızlandırılması kırmızı çizgidir” dedi.
Planla ilgili Beyaz Saray’ın ilk yanıtı olumsuz. Trump’ın Gazze
planının hala masada olduğu açıklandı. Washington reddetti ama
acaba Trump Arapları blok halinde karşısına almamak için yeniden
düşünür mü? Önceki gün Kongre’deki konuşmasında Orta Doğu
Rivearası’na tekrar girmemesi iyiye işaret sayıldı ama İsrail’i
dizginlemekle ne kadar ilgilendiği belirsiz. Planın ortak ve güçlü
bir siyasi tutumla tahkim edilmesi gerekiyor.
***
Arap rejimlerin çoğu Amerikalı efendilerini memnun etmek için
direnişi itibarsızlaştırmaya ve kriminalize etmeye bir türlü
doyamadı. İsrail’in saldırganlığını İran destekli direnişin
körüklediği yönündeki aldatmaca ve miyopluğun kendilerini
kurtaracağını sandılar. Direniş bir bariyerdi. Zayıfladığı ya da
yıkıldığı an İsrail tankları özgürce yürümeye başladı. İşgal
Suriye’de derinlik kazanırken Mısır ve Ürdün de ellerindeki barış
anlaşmalarının kendilerini koruyamadığını görmeye başladı.